‘Gül Oğlan’: Okuldaki Bir Ölüm Tayvan’da LGBTQ Eğitimini Nasıl Değiştirdi?

İngilizce orijinali ‘Rose Boy’: How a death on campus changed LGBTQ education in Taiwan başlığıyla 11 Mayıs 2022 tarihinde supchina.com sitesinde yayımlanan bu yazıyı yazarının ve site editörünün izniyle Türkçeleştirdik.

20 Nisan, Çince konuşan LGBTQ camiasının hafızasına ‘Gül Oğlan’ lakabıyla kazınan Yeh Yung-chih’in 22. ölüm yıl dönümüydü.

2000 yılının 20 Nisan sabahında, o zamanlar Tayvan’da ortaokul öğrencisi olan Yeh, tuvalete gitmek için ders sırasında öğretmeninden izin istedi. Birkaç dakika sonra tuvalet zemininde, bir kan gölünün içinde, bilinci kapalı bir halde yatarken bulundu. 15 yaşındaki Yeh, bölgeye yakın bir hastanede kafa travması sebebiyle öldü. Soruşturma, Yeh’in sınıfa dönmek için acele ederken kayıp tuvaletin ıslak zeminine kafa üstü düştüğünü bildiren bir kaza raporuyla sonuçlandırıldı. 

Ölümünden önce Yeh, cinsiyet kimliğini norm dışı şekillerde ifade etmesi sebebiyle sözel ve fiziksel akran zorbalığına maruz kalmıştı. Annesinin birçok şikâyetine rağmen okul, durumu düzeltmek için hiçbir şey yapmadı. Vakayı geçmişte deneyimlediği zorbalığa bağlayan doğrudan bir kanıt bulunmasa da Yeh’in durumu geniş çapta bir kamuoyu yarattı ve cinsiyet çeşitliliği ve farklı cinsel kimlikler bağlamlarında okullarda daha kapsayıcı bir eğitime destek vermeleri için bölgedeki queer aktivistleri harekete geçirdi. Yeh’in annesi Chen Chun-Ju da hem oğlu için adalet aramak hem de başka gençlere ulaşabilmek için bu sürece aktif olarak katıldı. 

Ünlü pop şarkıcısı Jolin Tsai, Yeh’in hikâyesinden aldığı ilhamla Gül Oğlan (albümde geçen İngilizce adı Womxnly) isimli bir şarkı yazdı ve 2018’de şarkıyı yayımladı. Şarkının nakaratında ‘‘Hangi gülün dikeni yoktur ki? En iyi intikam güzelliktir’’ sözleri geçmektedir. Kısa zamanda en çok dinlenenler arasında yerini alan şarkı, 2019’da Tayvan’ın Grammy’si sayılan Altın Melodi Ödüllerinde, Yılın Şarkısı ödülüne layık görüldü. Şarkının Tayvan’da ve diğer şehirlerdeki queer ve heteroseksüel kitlelerde geniş yankı uyandırması, Yeh’in hikayesinin ve Gül Oğlan isminin ana kara Çin de dahil olmak üzere dili Çince olan toplumlarda yayılmasına olanak sağladı. 

Gül Oğlan Çin’de

Birçok Çinli şarkıcı şarkıyı televizyon ekranlarında yeniden seslendirmiş olsa da, bu yorumlarda ne Yeh’in adı ne de şarkının ana mesajı direkt olarak belirtilmişti. Şarkı yarışması The Treasured Voice, Nisan ayında, şarkının Zhou Shen tarafından seslendirilecek yeni bir yorumunun ön gösterimini yaptı. Zhou Shen ruhani sesi ve tizlerde güçlü vokal kapasitesiyle tanınıyor, dolayısıyla seyirciler farklı, şarkının özüne daha uygun bir performans bekliyorlardı. Şimdilerde genç kuşağın en popüler şarkıcılarından biri olan Zhou, on yıl önce ilk kez televizyon ekranına çıktığında, feminen sesi sebebiyle eleştirilmiş ve alay konusu edilmişti. Zhou birçok röportajında, sesi ve tavırları nedeniyle takdir ve şöhretten ziyade, alay ve sözel tacize maruz kaldığını belirtmişti. Doğal olarak Gül Oğlan’ın temasının bu deneyimlere de karşılık gelmesi bekleniyordu.

Ancak Zhou’nun yorumunun şarkı sözlerinde yapılan birtakım değişiklikler sebebiyle büyük bir hayal kırıklığı olduğu ortaya çıktı. Cinsiyet çeşitliliği üzerine olan dizeler çıkarılmıştı. O dizeler yerine Çinli rap şarkıcısı GAI (kimlik adı Zhou Yan), ikilinin kariyerleri boyunca deneyimlediği zorluklar, şüphe ve stres üzerine yazılmış rap dizeleriyle performansa katılmıştı. Olduğu gibi korunan dizelerde de birçok belirli sözcük, muhtemelen sansür kaygısı sebebiyle değiştirilmişti. Mesela ‘‘dünya günahkâr’’ kelimeleri ‘‘zaman günahkâr’’ şeklinde söylenmişti. 

Bunun yanında, GAI’nin maskülen performansı bazı seyirciler tarafından konuyla alakasız olarak tanımlandı. Birçok eleştirmen, sahne şovunun tamamını bir tür ‘‘kültürü kendine mal etme’’ girişimi olduğu için kınadı. İki ünlünün Gül Oğlan’ı sanat hayatlarında yaşadıkları zorluklar için sempati toplamak amacıyla kullandıklarını ve bu amaçla şarkının ana odağındaki cinsiyet temelli azınlıklar, transfobi/homofobi ve diğer sosyal sorunlarla ilgili keskin görüşleri törpülediğini öne sürdüler. Bu eleştirmenlere katılmayanlarsa şarkının yalnızca LGBTQ’ya zimmetlenemeyeceğini, başka duygu ve düşünceleri anlatmak için de kullanılabileceğini savundular. 

LGBTQ gençliğinin maruz kaldığı şiddet

Performansın gösterim tarihi kasıtlı olarak mı Yeh vakasının 22. yıl dönümüne denk getirildi, bilinmiyor. Ancak süregelen tartışma, Çin toplumunda LGBTQ meselesiyle ilgili farkındalığın arttığının bir kanıtı. Son yıllarda Çin internetinde Gül Oğlan adı, aşağılanan, zorbalığa uğrayan ve daha da beteri hayatını kaybeden gençlere referans olarak sık sık kullanılıyor.

Yakın zamanlı vakalardan biri de Lu Daosen’ın Kasım 2021’deki intiharıydı. 24 yaşındaki fotoğrafçı intihar etmeden önce Weibo hesabından, ‘‘feminen’’ davranışları ve görünüşü sebebiyle, çocukluğundan beri maruz bırakıldığı ayrımcılığı, şiddeti ve psikolojik baskıyı can alıcı detaylarıyla aktardığı Çince bir gönderi yayımlamıştı. Kendinden üçüncü tekil şahısta bahsederek: ‘‘Onun adına anıt dikmek gerekmez ama güller her yıl onun için çiçeklenebilir,’’ diye yazmıştı. Gönderiye yapılan 170.000 yorum arasındaki bazı internet kullanıcıları, hayatını trajik bir şekilde yitiren genç adam için Tsai’nin şarkısındaki ‘‘Dünya günahkâr, sen değilsin. Yaşamak suç değildir, özür dilemen gerekmez’’ dizeleriyle yas tuttular.

Ana kara Çin’den bir grup sosyal medya hesabı, Yeh’i anmak ve aynı zamanda bu fırsatı LGBTQ gençlerin kampüslerde maruz kaldığı şiddete karşı çıkmak ve okullarda zorbalık karşıtı politikaların eksikliğine dikkat çekmek için kullanmak amacıyla, LGBTQ meselesi üzerine birçok makale ve gönderi yayımladılar. Makalelerden bazıları özellikle ‘‘cinsel kimlik ifadeleri kaynaklı okul zorbalığına’’ odaklanmıştı. 

Ana kara Çin’de toplumsal cinsiyet ve cinsellik eğitimi genel olarak yetersiz. Reşit Olmayanları Koruma Kanunu’nda 2020 yılında yapılan bir yasa değişikliği, önceki muğlak tanım ergen eğitimi yerine, ilk defa cinsellik eğitimi tanımını içeriyor. Bu gelişme devlet politikasındaki potansiyel bir görüş değişikliğinin habercisi olabilir. Ancak farklı cinsel kimliklere sahip ve cinsel azınlıklardan olan öğrencilerin anlaşılmasını da içeren bir eğitim şimdilik uzak bir hayal. 

Çin’den LGBTİQA+ Haberleri

Warner Bros yeni Fantastic Beats filmindeki gey diyaloğu sansürledi

Fantastic Beasts serisinin yeni filmi The Secrets of Dumbledore’da, iki karakter arasındaki eşcinsel ilişkiyle ilgili bir konuşma, Çin dağıtımında tamamen çıkarıldı. Yapımcının konuyla ilgili açıklaması: ‘‘değişikliği yerel şartlara uyum sağlamayabilmek amacıyla kabul ettik ama filmin özü bozulmadı,’’ oldu.

Xi Jinping yönetimi LGBTİQ+’ların hayatlarını daha da zorlaştırıyor

2000’li yılların başlarından itibaren Çin’de daha fazla görünürlük kazanan LGBTİQ+’lar, Xi Jinping yönetimi tarafından uygulanan medya sansürü ve resmi açıklamalarda kullanılan kapsayıcı olmayan dil yüzünden sistematik baskı altındalar. 

Tayvan’da eşcinsel çiftler için evlat edinme hakkı mücadelesi

Tavyan’da eşcinsel çiftlerin evlenmeleri 2019’da yasallaştı. Buna rağmen evlat edinmeleri hala yasak. Bu durumu değiştirmeyi amaçlayan aktivistler, açtıkları davalarla konuyla ilgili mücadelelerine devam ediyorlar. 

Partilerin LGBTİQ+ haklarına yaklaşımları meclisi ikiye böldü

İkili parti sisteminde süren LGBTİQ+ hakları tartışmaları meclisin insan hakları raporunu altı ay erteledi. Demokratların LGBTİQ+ hak ihlalleriyle ilgili ayrı bir bölüm talebine cumhuriyetçiler karşı çıktı. Son bir uzlaşmayla daha detaylı bir değerlendirme yapıldı ancak ayrı bir bölüm açılmadı. 

LGBTİQ+’ların akıl sağlığı

Beijing LGBT Merkezi, LGBTİQ+ farkındalığıyla hizmet veren psikolojik danışmanlık merkezleri hakkında bilgi toplamak amacıyla çevrimiçi bir platform kurdu. Merkez aynı zamanda, translar ve HIV virüsüyle yaşayanlara destek sağlamak amacıyla birçok organizasyona imza attı. 

Şangay’da karantina döneminde HIV virüsüyle yaşayanlara sağlık hizmeti

Şangay’da esnetmelerle hala devam eden karantina sırasında, HIV/AIDS alanlarında uzman sosyal hizmet görevlileri, HIV virüsüyle yaşayanlara ihtiyaç duydukları sağlık hizmetini ulaştırabilmek için canlarını dişlerine taktılar. 

İllüstrasyon: Derek Zheng

Sponsored by the Rosa Luxemburg Stiftung with funds of the Federal Ministry for Economic Cooperation and Development of the Federal Republic of Germany. The content of the publication is the sole responsibility of Velvele and does not necessarily reflect the position of RLS.

Authors

Bir Cevap Yazın