LGBTİ+ dayanışması Ukraynalı mültecilerin AB’deki güvenlik arayışına nasıl yardımcı oluyor

Yvonne Su, Tyler Valiquette, Aydan Greatrick ve Corey Robinson‘ın hazırladığı bu yazı 8 Haziran 2022’de The New Humanitarian sitesinde yayımlandı; Türkçeye Ezgi Epifani tarafından çevrildi.

Rusya’nın geniş çaplı işgale başlamasından bu yana geçen üç küsür aylık süre içinde, yaklaşık yedi milyon insan Ukrayna’dan kaçarak mülteci oldu. Yedi milyon insanın büyük çoğunluğunu, komşu ülkelerin genellikle kollarını açarak kabul ettiği Ukraynalı kadın ve çocuklar oluşturuyor. 

Bununla beraber, özellikle trans kadınlar, trans erkekler ve ikili cinsiyet sistemi dışındakiler olmak üzere belirsiz sayıda LGBTİ+ Ukraynalı, Ukrayna’dan çıkmaya çalışırken engellerle karşılaştı. Düzinelerce kişinin ülkenin resmî sınır kapılarında geri çevrildiği ve Ukrayna makamları tarafından kötü muameleye maruz kaldığı bildirildi.

Aktivistler ve hak savunucuları, LGBTİ+ haklarının desteklenmesi ve korunması söz konusu olduğunda iç karartıcı sicilleri olan Polonya ve Macaristan gibi Ukrayna’ya komşu AB ülkelerinde de LGBTİ+ mültecilerin ayrımcılığa maruz kalacağından endişe ediyor. 

Çatışma sırasında hem savaşanlar hem de siviller tarafından LGBTİ+’lara karşı artan damgalanma, taciz ve şiddet risklerinin yanı sıra BM‘ye göre LGBTİ+ mülteciler; mülteci müdahalelerindeki koruma farkları dahil olmak üzere belirli koruma eksiklikleriyle karşı karşıya kalıyor.

Rusya Ukrayna’yı işgale başladığından beri, çatışmalar Ukrayna içinde tedarik zincirlerini ve tıbbi hizmetleri kesintiye uğrattı ve bu nedenle translar için gerekli hormon terapisi ilaçlarında, HIV ilaçlarında ve diğer önemli tıbbi tedavilerde eksiklikler baş gösterdi. Aynı zamanda, 18 ile 60 yaş arasındaki erkeklerin ülkeyi terk etmesinin yasaklanması ve trans mültecilerin cinsiyet kimliğiyle eşleşmeyen seyahat belgeleri gibi bürokratik engeller; cinsiyet çeşitliliğine sahip kişilerin Ukrayna dışında can güvenliği aramasını daha da zorlaştırdı.

The New Humanitarian’ın konuştuğu LGBTİ+ aktivistlerine göre; Ukrayna toplumunda yaygın olan LGBTİ+ karşıtı tutum, ayrımcılığa uğrama korkusu ve hassas bilgileri sınır yetkilileriyle paylaşma konusunda endişelerin yanı sıra insanların geri çevrildiğine ve Ukrayna sınır muhafızları tarafından cinsel, fiziksel ve sözlü tacize uğradığına dair raporların da varlığı, birçok LGBTİ+’yı ülkeden ayrılmaya çalışmaktan caydırdı.

Bu konu, AP üyelerinin dikkatini çekti. Polonyalı bir milletvekili ve AP Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komitesi başkanı olan Robert Bierdroń, Onur Ayı’nın ilk günü olan 1 Haziran’da Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’ye ve Ukrayna Devlet Sınırı Muhafız Teşkilatı komutanına bir mektup yazarak kendilerinden trans kadınların pasaportlarında yer alan cinsiyet bölümünde ne yazarsa yazsın ülkeyi terk etmelerine izin verecek özel prosedürler getirmelerini istedi.

Ukrayna ve Avrupa’daki aktivistler de, cinsiyet çeşitliliğine sahip Ukraynalıların güvenlik aramalarına ve destek bulma olasılıklarının daha yüksek olduğu mülteci kabul eden ülkelere ulaşmalarına yardımcı olmak için seferber oldu.

Mültecilerin ülkeye resmî sınır kapılarının dışından girmelerine yardım ettikleri için cezai yaptırımlarla karşılaşabileceği korkusuyla kimliğinin gizli kalmasını isteyen Polonya’daki bir LGBTİ+ aktivisti: “LGBT’lerin istediği diğer LGBT’lerden destektir.” dedi.

The New Humanitarian, LGBTİ+ mültecilere yönelik kötü muamele iddialarına yanıt vermeleri ve trans mülteciler hakkında politikalarına açıklık getirmeleri için Ukrayna Devlet Sınırı Muhafız Teşkilatı’yla temas kurdu ancak bir yanıt alamadı.

“Nehirdeki su dondurucuydu

27 yaşında, HIV ile yaşayan ve mahremiyetini korumak için soyadını paylaşmadığımız Ukraynalı eşcinsel Dima, Ukrayna’yı terk etmek için mücadele etmiş LGBTİ+ mültecilerden biri. 18 ile 60 yaş arasında olan erkeklerin ülkeyi terk etme yasağından muaf tutulacağını düşünmüş ancak resmî sınır kapılarından birçok kez geri çevrilmiş. Ukrayna’nın batısındaki Lviv şehrinde kalmakta olduğu otelin camları bir Rus füze saldırısında patladığında, Dima başka bir çıkış yolu bulması gerektiğine karar vermiş. Mart ayı başında kendini Ukrayna’yı Polonya’dan ayıran soğuk bir nehre dalarken bulması böyle gerçekleşmiş.

“Nehir suyu buz gibiydi. Tüm kıyafetlerimi çıkardım ve plastik bir torbaya koydum ve ıslanmasınlar diye Doc Martens’lerimi boynuma bağladım çünkü koşmam gerekirse isteyeceğim son şey ıslak botlardı.”

Nehri geçiş planlandığı gibi gitmemiş. Ukraynalı, they/them (onlar/onları) zamirlerini kullanan, kronik hastalık nöbetleri geçiren, otizmle yaşayan 24 yaşındaki trans Alice Chuvnik, nehri Dima ile geçiyordu. Alice de resmî sınır kapılarından birçok kez geri çevrilmişti.

Alice nehrin ortasına ulaştığında nöbet geçirmiş. Alice’in kendisi gibi otizmle yaşayan, 29 yaşında, non-binary ve Hollanda uyruklu partneri Robin, Londra’da yaşayan, they/them zamirlerini kullanan ve ötekileştirilmiş grupları Ukrayna’dan tahliye etmeye destek olan LGBTİ+ aktivisti Rain Dove Dubilewski ile karşı kıyıda bekliyormuş. Robin ve Rain Dove nehre atlayarak nöbet geçiren Alice’in kıyıya ulaşmasına yardım etmişler.

Şimdi geriye dönüp baktığında, dramatik nehir geçişi Dima için bulanık bir anı.

“İki kıyı arası 60 metre uzunluğunda olmasına rağmen çok hızlı bir şekilde karşıya geçtiğim söylendi ancak tek hatırladığım boynuma ağırlık yapan ağır, ıslak botlarım.”

Dima, Polonya’ya girdikten sonra Berlin’e gelmenin yolunu bulmuş ancak Ukrayna’dan ayrılmaya çalışırken iki haftalık HIV ilacını alamamış ki uzun süre HIV ilacını almamak ilaca direnç geliştirme riskini artırıyor ve bu da HIV ile yaşayan kişi için yoğun bir strese neden oluyor.

Halk desteği

Rain Dove ve başka aktivistler tarafından kurulan bir halk örgütü olan SAFEBOW, Rusya’nın işgali başladığından beri LGBTİ+, engelli ve yaşlı kişilerin yanı sıra Ukrayna’da okuyan Hintli, Afrikalı ve diğer uluslararası öğrenciler dahil olmak üzere ötekileştirilmiş gruplardan 4.000’den fazla mültecinin Ukrayna’dan çıkmasına yardım etti.

SAFEBOW girişimi, Rain Dove’un ve Ukrayna dışında diğer LGBTİ+ aktivistlerinin, savaşın ilk günlerinde sosyal medya platformları aracılığıyla yardım isteyen Ukraynalılarla mesajlaşmasıyla başladı.

Rain Dove: “WhatsApp grupları oluşturduk. Sadece birkaç hafta süreceğini düşünmüştük.”

Rain Dove’a göre SAFEBOW, kısa sürede dünya çapında 200’den fazla gönüllüden oluşan bir ağa dönüştü. Ancak çatışma yoğunlaştıkça, ötekileştirilmiş insanların Ukrayna’yı terk edemediğine dair daha fazla haber gelmeye başladı.

Ukrayna’da cinsiyet uyum sürecine yönelik tıbbi ve yasal süreç uzun ve karmaşık ancak SAFEBOW’un destek olduğu trans kişilerin çoğu, tıbbi muafiyet belgesi gibi Ukrayna’dan ayrılmak için gerekli olan belgelere sahip olduklarını düşünseler de yine de geri çevrilmişler. Aktivistlere göre, Ukraynalı sınır yetkilileri transların ülkeden ayrılmalarına izin verilip verilmeyeceğine duruma göre karar veriyor gibi görünüyor. Rain Dove başkalarının durumunu “Diğerleri ülkeden ayrılamıyor çünkü evleri ve tıbbi belgeleri yok edildi.” diye açıklıyor.

Ukrayna Devlet Sınırı Muhafız Servisi, bazı LGBTİ+’ların sınırda geri çevrilmesine neden olan 18 ile 60 yaş arasındaki erkeklerin ülkeyi terk etme yasağının Ukrayna’nın savunulmasına katkı sağlamak için gerekli olduğunu söyledi.

“Sıkıyönetim yasası cinsiyetçidir. Nokta,” diyor Rain Dove ve devam ediyor:

“Bu yasanın yeniden şekillendirilmesi gerekiyor. Bu yasa arada başka hiçbir rengin olmadığı siyah-beyaz seçimlere yol açıyor. İnsanlar bir yerde kalmayı istemeli; kalmaya zorlanmamalı, özellikle de ayrılmak için gerekli belgeleri varken.”

Rain Dove’un yardım etme isteği, kendisini SAFEBOW’un bir parçası olarak değil, bireysel bir aktivist olarak Mart ayı ortasında Ukrayna-Polonya sınırına ve Dima ve Alice’e yardım etmeye götürdü. Rain Dove ve Alice’in partneri Robin, Lviv’deydi ancak Polonya’ya resmî sınır kapısından geçtiler. Gönüllülerin ve aktivistlerin, Polonya da dahil olmak üzere AB’nin dış sınırlarında mültecilere, sığınmacılara ve göçmenlere insani yardım sağlamaktan cezai suçlamalarla karşı karşıya kaldıklarını biliyorlardı ve Dima ve Alice’e yardım ederken yakalanırlarsa suçlanmaktan korunmayı denemek istiyorlardı. Ancak Alice’e yardım etmek için nehre koştuklarında, Rain Dove ve Robin istemeden de olsa Ukrayna’ya geçmiş oldular.

Rain Dove: “Tıbbi bir acil durumdu ve biz yapmamız gerekeni yaptık.”

Grup, nehirden çıktıktan sonra şoförlerini aramak için üç kilometre yürüdü ancak yanlış yönde yürüdüklerini fark etmediler. Yola ulaştıklarında, Polonya sınır muhafızlarına ait olduğunu sonradan anladıkları bir arabayı durdurdular. Gözaltına alındılar ​​ve birkaç geceyi gözaltında geçirdiler. Rain Dove ve Robin; Dima ve Alice’in Polonya’ya girmelerine yardım etmedeki rolleri nedeniyle iki yıl şartlı tahliyeye mahkûm edildiler. Ayrıca Alice’e bir yıllık şartlı tahliye verildi.

Göz altına alınmasına ve ceza almasına rağmen Rain Dove, Ukrayna’dan ayrılmaya çalışan LGBTİ+ mültecileri desteklemeye devam ediyor. Dove “Hiç kimsenin bunu tek başına yapmak zorunda kalmaması gerektiği” konusunda son derece kararlı.

AB içinde destek sağlanması

Aktivistlere göre Polonya’ya gelen Ukraynalı mülteciler genel olarak sıcak bir şekilde karşılanmış olsa da, LGBTİ+ mültecilerin ülkeye girdikten sonra bile güvenli bir sığınak bulması pek olası değil. Polonya’da son yıllarda homofobi ve transfobi artmış durumda ve 2020 yılının Ocak ayından bu yana yüzden fazla Polonya belediyesi kendilerini “LGBTİ+’dan arınmış bölgeler” olarak ilan etti.

Polonya’nın başkenti Varşova daha açık fikirli ve kabullenici ancak Ukraynalı mültecilerin gelişiyle şehrin nüfusu yüzde 15‘ten fazla arttı ve yeni gelenler için konut bulmak artık zor. İsmini vermek istemeyen Polonyalı bir LGBTİ+ aktivisti: “Varşova daha güvenli ama mülteciler Varşova’da kalacak yer bile bulamıyorlar.”

Bu nedenle Polonya’daki LGBTİ+ örgütleri ve aktivistleri, LGBTİ+ mültecileri Almanya veya Hollanda’ya gitmeye teşvik ediyor. Girdikleri ilk AB ülkesinde sığınma başvurusunda bulunmaları gereken Orta Doğu, Güney Asya ve Afrika’dan gelen mültecilerin aksine, LGBTİ+ olanlar da dahil olmak üzere Ukraynalı mülteciler, mart ayının ilk günlerinde kabul edilen Temporary Protection Directive (Geçici Koruma Direktifi) kapsamında AB içinde serbestçe hareket edebiliyorlar.

Sığınma, İltica ve Göç Örgütü (ORAM), Casa Kuà ve Quarteera gibi gruplar, yollarına devam eden Ukraynalı LGBTİ+ mülteciler için koruma müdahaleleri alanında bırakılan boşlukları doldurmak ve güvenli konaklama yerleri sağlamak için çalışıyorlar. ORAM’ın kıdemli program yöneticisi Anja Limon The New Humanitarian’a, ORAM’ın LGBTİ+ mülteciler için çoğunlukla Berlin’de olmak üzere Prag’da, Lizbon’da ve Avrupa’nın başka yerlerinde 800’den fazla gece konaklamayı organize ettiğini söyledi.

Şimdiye kadar yardımın çoğu gönüllüler tarafından sağlandı ancak savaş uzadıkça ve LGBTİ+ mültecilerin Ukrayna’da yerinden edilmeleri uzayan bir sorun haline geldikçe, örgütler daha kurumsallaşmış bir desteğe ihtiyaç olduğunun farkındalar. Almanya’da SOFRA – Queer Migrants e.v.‘nin kurucusu İbrahim Willeke, “Sürdürülebilir desteği sağlamak için tam zamanlı vaka yöneticilerine ihtiyaç var” diyor. 

Ana görsel: Attila Husejnow/Sipa USA/AP

Sponsored by the Rosa Luxemburg Stiftung with funds of the Federal Ministry for Economic Cooperation and Development of the Federal Republic of Germany. The content of the publication is the sole responsibility of Velvele and does not necessarily reflect the position of RLS”.

Authors

  • velvele
  • Ezgi Epifani

    Ezgi Epifani 1991 yılında İstanbul'da doğmuştur. 2009 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden; 2020 yılında ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü'nün Psikoloji bölümünden mezun olmuştur. Şu an Başkent Üniversitesi'nde Sosyal Psikoloji yüksek lisansına devam etmektedir. Beden Olumlama Hareketi ve Beden Politikaları üzerine birçok platformda sunum yapmıştır. 2016'dan itibaren kendi blogunda yayınlamaya başladığı çevirilerinin yanı sıra KAOS GL'de, 5Harfliler'de, Regl Hikayeleri ve TabuKamu'da, Cinsel Şiddet Destek Sistemi Nerede?'de çevirileri yayınlanmaya devam etmektedir. Kesişimsel feminizm, LGBTİAQ+, Beden Ayıplama, Sağlamcılık, Irkçılık, Cinsiyetçilik ve Siyaset Psikolojisi üzerine okumayı ve çeviri yapmayı sever. Kuir feminist ve cinsiyet uyumsuzdur.