Auckland Onur Gününden Notlar

Ike Mercan

Koronavirüsü tüm dünyada LGBTQI+ etkinliklerinin birer birer iptal olmasına neden olurken, pandemi ile en iyi mücadele eden ülkelerden Yeni Zelanda’da onur ayı etkinlikleri kısmı iptallere rağmen hayata geçirilmeye devam ediyor. Bu yıl ilk kez bir ayı kapsayacak şekilde organize edilen Auckland Pride hem ülkenin politik evrenine hem de değişen sosyal yapısına dair ipuçları veriyor. 

Onur Yürüyüşü

Yakın geçmişte, gelişmiş ülkelerin pride etkinlikleri aktivizmden uzaklaşıp, kurumsallaşma ve ticarileşme eğilimine girmiş olsa da, Auckland Pride için bu yorumu yapmak için henüz erken. Yeni Zelanda’nın en büyük şehrinde onur etkinlikleri ne iyi ki hala hak arayışı mücadelesini temel alıyor. LGBTQI+ hareketinin eşitlik yönünde büyük yol kat ettiği ülkenin aktivistleri bu yıl mevcut kazanımlar sayesinde tembelleşip sadece partilelemek yerine trans, interseks ve göçmen bireylerle komşu Pasifik ülkelerindeki hak ihlalleri üzerine yoğunlaştı. Bu yönü ile “ununu eleyip eleğini asmış” gibi davranan Avrupalı benzerlerinden ayrılan Auckland Pride, hak mücadelesinin ülke sınırlarıyla limitli olmaması için iyi bir örnek teşkil ediyordu. Onur ayının son gününe denk gelen ve binlerce kişinin katıldığı yürüyüş genel olarak başarılı görünse de, şehrin eşcinsel erkek toplumunun yürüyüşe katılmak konusunda pek de istekli olmaması LGBTQI+ kitlenin bir kısmının kendini bu süreçten soyutlaması olarak negatif okunabilir.

Politik Evren

Günümüz politikasının rock yıldızı Jacinda Ardern’in her türlü azınlığın hak mücadelesine verdiği destek sürpriz olmasa da, başbakanın onur yürüyüşünün gerçekleşeceği gün paylaştığı Instagram hikayelerinde ülkede eşcinsel onarım terapisi uygulamasının yasaklancağını müjdelemesi büyük alkış topladı. Ayrıca Ardern’in liderliğindeki İşçi Partisi’nin önde gelenleri ve üyeleri “Sonunda kadar gururluyuz” (Relentlessly Proud) pankartları ile kortejin en başındaydı. Ülkede sosyalist kitlenin diğer partisi olan Yeşiller ise İşçi Partisi’nin “kameralara oynayan” duruşunun tam aksini sergiledi. Daha kalabalık toplanmadan önce toplanma alanına gelerek stand kuran parti, gösteriş yapmak yerine, kitlelerle iletişim kurmayı tercih etti. Sağcı ana muhalefet partisi National, popüler söylemriyle ünlü olan liberal ACT ise yürüyüşte gözle görünür bir varlık sergilemedi.

Kurumsal LGBTQI+

Pride komitesine kurumsal olarak sponsor olmasalar da, Microsoft ve Spark (Yeni Zelanda’nın en büyük telekominikasyon şirketi) yürüyüşte oldukça görünürdü. Bu şirketlerin çalışanlanlarından oluşan kalabalık gruplar giydikleri tişörtler ve açtıkları pankartlarla varlıklarını mümkün olan en yüksek düzeyde hissettirdi. Öte yandan ülkenin büyük markalarının çoğu otobüs duraklarından, mağaza vitrinlerine, reklam panolarından ilanlara kadar mevcut olan her mecrada onur ayına desteğini gösterme yolunu seçti. Bu markalardan en dikkat çekeni ise şüphesiz emlak pazarlama şirketi Ray White’dı. Aotearoa’nın (Yeni Zelanda’nın Maori adı) en popüler iki drag kraliçesi ile anlaşarak ay boyunca kesintisiz iletişim sürdüren şirketin sosyal sorumluluk kampanyası LGBTQI+ pazarlama çalışmalarına örnek gösterilebilecek düzeydeydi.

Kilisenin Rahatsız Edici Varlığı

Auckland’daki kiliseler uzun süredir kapsayıcı bir söylemle LGBTQI+ bireyleri kendine çekmeye çalışıyor. Şehrin “gay village”ı denebilecek olan K-Road ve Ponsonby bölgelerinde klise dışına lubunya dostu tabelalar koymak, gökkuşağı renklerinde banklar yerleştirmek, yollarda broşürler dağıtmak gibi girişimleri olan Hristiyan topluluklar Auckland Pride’da görünürlükte zirve yaptı diyebiliriz. Dindar/dindar geçmişli aktivistlerin bu sözde kapsayıcı duruşuna rağmen, onur yürüyüşünün sona erdiği meydanda çığlık çığlığa “İsa sizi kurtaracak” “Sodomi’den vazgeçin” sloganları atan bir başka Hristiyan grup ise sözde ılımlı Hristiyanların söylemlerine tezat, yürüyüş katılımcılarında soğuk duş etkisi yaptı. Ayrıca LGBTQI+ kalabalığın vereceği tepkiden çekinen polis, bu grubun çevresini sararak olası bir gerginliği önledi. Auckland polisinin bazı polis araçlarını pride ayı boyunca gökkuşağı renklerine boyadığını da hatırlatalım. Toplu alanlarda fotoğraf çekmek bu ülkede hukuken yasal olmasına rağmen, bir grup Hristiyan aktivistin Velvele.net için görüntü almama karşı çıktığını ve çekilen fotoğrafların yayınlanması halinde şikayetçi olacaklarını söylediklerini belirtmek isterim.

Auckland Pride’dan fotoğraflar ve videolar için Velvele Instagram hesabını takip edebilirsiniz.

Author

1 Comment

Bir Cevap Yazın