Yasaklar, davalar, pandemi ve bitmek bilmeyen Zoom toplantılarıyla geçen iki koca yılın ardından Queer Olympix fiziksel olarak tekrar yaşandı!
Peki Queer Olympix neydi? Henüz bilmiyorsanız devam etmeden aşağı kaydırıp “Queer Olympix Nedir?” başlıklı bölümü okumanızı öneririm.
LGBTQİA+’lardan oluşan Atletik Dildoa futbol takımının cis-heteropatriyarkal spor alanlarını geri almak için her yıl yapılmak üzere 2017’de İstanbul’da başlattığı Queer Olympix, sahalarda en son 2018’de yapılabilmişti. Her Ağustos üç gün olacak şekilde (Cuma, Cumartesi ve Pazar) düzenlenen Olympix, 2019 yılında ilk günü yaşandıktan sonra ertesi günün sabahında Kadıköy Kaymakamlığı tarafından “genel ahlaka ve genel sağlığa aykırı olduğu” gerekçesiyle alınan ani bir kararla yasaklanmıştı. Bu yasaklanmayla sarsılsak da yıkılmadık ve çabucak toparlandık; zira SpoD’un hukuki desteğiyle bu haksız yasağa karşı dava açtık ve 2020 Nisan’da davamızı kazandık! Bir sürü olumsuz şey yaşanırken lehimize alınan bu karar içimize su serpmişti. Ne var ki bu haberi, hızla yayılan Covid-19 henüz bir pandemi ilan edilmemişken ve hepimizi can havliyle evlere tıkmışken aldık ve o yıl, Queer Olympix’i sahalarda yapamayacağımız çoktan belli olmuştu.
2020’de dünyanın ilk ve tek online queer olimpiyat oyunlarını düzenlesek de (herraldeee!!!) temasa ve sahalarda top koşturmaya hasret lubunyalar için bu acı-tatlı bir deneyim oldu. Yazarınız babykilla’nın ilk performanslarına da ev sahipliği yapan Queer Olympix 2020, Zoom üzerinden farklı şehirlerdeki lubunyaları bir araya getirmenin yanı sıra, Hindistan’ın Manipur eyaletinden lubunya spor aktivistleriyle de bizleri buluşturdu. Aşıların yaygınlaşması ve kapanmaların sona ermesiyle 2021’de Olympix’in yeniden yeşil sahalara dönebilme olasılığına dair umutlarımız yeşerdi ve heyecanla işe koyulduk. Yasaklara rağmen yine lubunyalarla bir araya gelmek, top oynamak, maç yapmak, zırıldamak, halay çekmek istiyorduk ve tüm bunlar geçtiğimiz hafta YA-ŞAN-DI. Paparonlardan korkmadık; çalımlarımız kadar kıvrak zekamız, gullümümüz ve dayanışma ruhumuzla tüm engelleri aştık. Ülkenin farklı şehirlerinden spor aktivizmi yapan lubunyalar tekrar bir araya geldi ve 5. Queer Olympix, geçtiğimiz hafta sonu tüm baskı ve yasaklamalara rağmen, 100’den fazla katılımcıyla gerçekleşti.
Queer Olympix 2021 cereyan ederken, yaşadığım şeyin gerçek olup olmadığını anlamak için birçok kez kendimi yoklamak zorunda kaldım. Hissettiğim heyecan ve coşkuyla yorgunluklar, sakatlıklar ve sıcak hava vız geldi (gerçi bunun bedelini etkinlik sonrasında 95963 gecelik derin uyku, ayakları sürekli yukarı dikme ve günde iki kez ağrı kesici alma ihtiyacıyla ödeyecektim). Neyse gülüm, İstanbul’un farklı mekanlarına dağıttığımız Queer Olympix 2021, 27-28-29 Ağustos tarihlerinde İstanbul, Mersin, Kocaeli ve Ankara’da lubunya spor aktivizmi yapmış veya hala yapmakta olan takımlar ve bireysel sporcuların katılımıyla gerçekleşti. Üç günlük etkinliğin cumartesi ve pazarında lubunya spor aktivizminin dününü hatırlamak, bugününü tartışmak ve geleceğini tahayyül etmek üzere atölyelerde bir araya geldik. Yan yana oturup çember olmayı; tecrübe, his ve fikir paylaşmayı o kadar özlemişiz ki herkes emek emek düşündü, tartıştı, yazdı, çizdi, okudu, gullümünü alıktı.
Ha, bir de herkesin üç gün boyunca katkı yapabileceği bir “beklenti kolisi” tasarlamıştık ve cuma gününden tanıttığımız bu koli pazar günkü atölyenin sonuna kadar katkılara açıktı. Hayır, içine kiminle kolileşmek istediğimizi yazıp atmıyorduk; o “koli beklentisi” oluyor azgın okuyucum. Beklenti kolisi, lubunyaların sporda ve sahalarda görmek istediklerini; nasıl bir oyun, saha ve ortam hayal ettiklerini yazıp anonim olarak paylaşabildikleri tatlış bir kutucuktu.
Sonunda içinden müthiş fikirler, haklı talepler ve yaratıcı tasvirler çıkan beklenti kolisi kesme merasiminden akıllarda en çok kalan an şu oldu:
Bu halihazırda gerçekleşmekte olan beklentinin yanı sıra su yatağı gibi bir alanda futbol oynamak, marketlerin sebze-meyve bölümlerindeki fıskiyelerle donatılmış saha, saha kenarlarında üstsüz top/malzeme taşıyıcıları, oyuncuların kaleye değil kalenin oyunculara gitmesi gibi yaratıcı but hayaller de koliden çıkanlar arasındaydı. Bunlarla beraber, görünürlük açısından önemi sebebiyle dört yanı açık sahalar, cishet erkeksiz, bedava, gerçek çimli, yağmurlu, güneşli spor alanları, hırs ve performans kaygısının olmadığı oyunlar, kesintisiz su desteği de istendi.
Bu anlarda sözcüsünden yazıcısına, izleyicisinden kayganlaştırıcısına hepimiz aşırı eğlendik. Sahalarda orantısız şekilde yanmış, keyiften dört köşe suratlar görmeden önce atölyelerde yaşadığımız bu kıymetli anlarda Olympix ekibi olarak, ortamdaki enerji ve yoldaşlarımızın şevkinden ötürü duygulanmadan edemedik çünkü hepimiz birer duygusal topuz.
Sabah erken saatlerde başlayıp öğleden sonra biten atölyelerden sonra takımlar, iki gün boyunca farklı branşlarda karşılaştı. Önceden belirlenen uzun atlama, plaj voleybolu ve futbol branşlarına katılımcıların önerisiyle yakan top da eklendi ve ortada tek bir L kalmayana kadar toplar iki gün boyunca havada uçuştu. Cumartesi günü ilk oyun olan uzun atlamada havalarda uçuşan toplardan biri, üzücü bir sakatlık yaşadı. Bu kişiye “Minço Gazisi” adını verdik çünkü lubunya o kadar iyi atladı ve kum sahaya öyle bir eda işveyle düştü ki kuyruk sokumunu kırdı. Kendisine buradan da bir kez daha geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, onu iyileşir iyileşmez bir twerk off’a davet ediyorum.
Uzun atlamadan sonra yakan top ve voleybolun but keyif, bol karmaşa ve gullümle yaşandığı cumartesinin ardından lubunya, pazar günü futbol coşkusunu sonuna kadar yaşadı. Sahalarda görmek istediğimiz hareketlere ve daha fazlasına tanıklık ettik. Mesela Mersinli Muamma takımının ateş eden koreografisiyle terledik, Lolitop’tan Özcan’ın doğum gününü kutlarken grup sarılmasına bir bahane daha bulduk, Zahter’in sahayı büyüleyen (literally) hakemliğine şahit olduk. Pazar akşamı tüm maçlar bittiğinde duşlar alındı, kremler sürüldü, makyajlar yapıldı ve ödül töreni + kapanış partisi için tekrar bir araya gelindi. Benim de eş sunuculuğunu yaptığım törende, norm dışı kriterlerle belirlenen takım ödülleri ve bireysel ödüller sahiplerini buldu. Kazananların (aka. herkesin) listesi hemen aşağıda.
Şampiyonlar:
– Uzun atlama: Muamma (Mersin)
– Yakan top: Olympic Khalkedon (İstanbul)
– Plaj voleybolu: Pembe Hayat (Ankara) (Hayır yanlış okumadınız, bu kategoriyi denizi, plajı olmayan Başkent takımı kazandı. Melih Gökçek’in gözleri yaşarsın!)
– Futbol: Muamma ve Lolitop (Kocaeli)
Diğer takım ödülleri:
– Paparonlara ve pandemi sabotajına rağmen but organizasyon ödülü: Atletik Dildoa (İstanbul)
– En güçlü istihbarat ve organizasyon ödülü: Karma (her yerden herkes)
Bireysel ödüller:
– En iyi top: Özcan (Lolitop)
– Minço gazisi: Lilith {Yıldız} (Pembe Hayat)
– En iyi Ebrar: Melike (Muamma)
– Uzun atlamada en iyi yan atlama: Asya (Karma)
– Twerk’te en hızlı gelişim: Ezgi (Muamma)
– En iyi hakem ve top büyücüsü: Zahter (Karma)
– En şampiyon kaleci: Emin (Olympic Khalkedon)
– En emekçi: Zeynep (Atletik Dildoa)
– En multitasking ve istikrarlı Olympix katılımcısı: Hannah
Elinde kamerasıyla top koşturan bu Olympix sevdalısı Hannah.
Kazananlar madalyalarını ve kupalarını alıp dans ederek biraz daha ter attı ve Queer Olympix 2021’e, gelecek sene için daha yaratıcı hayaller, yüksek motivasyon ve zafer sarhoşluğuyla veda ettik. Önümüzdeki yıllarda tüm şehre yayıldığımız, çok daha coşkulu ve kalabalık etkinliklerde buluşmak; spor sahalarında ve hayatın her alanında yasaklanmadan ve sansürlenmeden var olmak dileğiyle!
Queer Olympix Nedir?
LGBTQİA+ ve/veya kadın olmak, kenti kullanırken bizi ister istemez çeşitli manevraları öğrenmeye, öz savunma tekniklerine, türlü türlü stratejilere sürüklüyor. Özellikle son dönemde siyasi ve toplumsal baskının kamusal alanda getirdiği kısıtlamalar, büyük meydanlarda yaşadığımız coşkulu direnişlere ve eğlencelere imkan tanımıyor. Kentin çeşitli yerlerindeki halı sahalarda futbol oynayan kadınlar ve LGBTQİA+’lar olarak, özlediğimiz kalabalıkları spor aracılığıyla yaratabilir miyiz, “kamusal alanda varız” cümlesini bir de sporla kurabilir miyiz diye kendimize sorduk ve Queer Olympix’i hazırlamaya koyulduk. Sporun kitleleri birleştirici gücünün yanı sıra bedenimizi özgürleştirmenin yollarından biri olduğuna inanarak bu deneyimin imkanını birlikte yaratmak için yeniden yola çıktık.
Biz kimiz?
Çoğunluğu kadın ve LGBTQİA+’lardan oluşan ve spor aracılığıyla cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadele eden, Atletik Dildoa isimli amatör bir futbol takımıyız. Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de futbol cinsiyetçiliğin, homo/bi/transfobinin norm haline geldiği, cishet erkek egemen bir alan. Çoğu kadın ve çoğu LGBTQİA+ bu oyunu sevse de kendisine yer bulamayıp belli bir süre sonra bu alanı terk etmeyi seçiyor. Çocukluğunda çoğunluğu futbol oynamış ve bir noktada bırakmak zorunda kalmış kişilerden oluşan bir grup olarak 2015 yılında bir araya geldik ve günden güne kalabalıklaştık. Ve her yaştan, her cinsiyetten ve her cinsiyet ifadesinden insanın içinde rahat hissedebileceği otonom bir spor alanı oluşturmak için yola koyulduk. Haftalık maçlarımızı organize ettiğimiz Facebook grubunda şu an 150’den fazla kişiyiz. Düzenli maçlar ve etkinlikler, sadece forma şansı bulmamızı değil sosyalleşmemizi, görünürlük kazanmamızı ve deneyimlerimizi paylaşmamızı da sağlıyor. Yani klişe tabirle, futbol hiçbir zaman sadece futboldan ibaret kalmıyor.
Bizim için oyun oynamak bir boş zaman aktivitesi değil, güzel hatıralarla dolu bir çocukluk nostaljisi değil, bugün hala kendimize alanlar açarak kazanmaya ve korumaya çalıştığımız bir hak. Türkiye içinden ve dışından pek çok takım ve spor derneğiyle dayanışma içinde, oyun alanlarımızda bu hakkı sınamaya çalışan herhangi bir söyleme ve tavra tolerans göstermeden, sahalarda mücadele etmeye devam edeceğiz.
Puanlama kriterleri
Queer Olympix’te puanlama konusu üzerine çok düşündük. Futbol turnuvasında maçların kazananı sadece atılan gol üzerinden belirlenmez. Gözlemci Hakem takımlara aşağıdaki kriterler üzerinden puan verir. Bu puana takımların birbirine verdiği puan eklenir. En çok puanı alan takım kazanır.
- Eşit Paslaşma ve Takım Oyunu (1-10 puan arası): Bir takım olarak hareket eden, eşit pasların, centilkuir hareketlerin yaşandığı takımlar yüksek puan alır. Deneyimlilerin önde kendi başına gol atmaya yönelik oynadığı takımlar düşük puan alır. Queer Olympix’te kimse fasulyeden sayılmaz!
- Sert/Tehlikeli Oyun (-10-0 puan arası): Omuz atma, hırsa gelme, abanarak vurma, çekiştirme, ayağını çok yukarı açma, kontrolsüz ve karşı takımı düşünmeden tehlikeli oynama vb. Hareketler sebebiyle -10’a kadar puan kırılabilir. Amacımızın eğlenmek ve insanları futbol oynamaya teşvik etmek olduğunu hatırlayalım.
- Ayrımcı Söylem: (-10-0 puan arası): Top direkten döndü ve ağzınızdan “…..” ifadesi çıktı. Takımınızdan -10’a kadar puan kırılabilir.
- Karşı Takımdan Aldığınız Puan (1-10 puan arası)
- Maç Sonucu: En çok golü atana 2, en az golü atana 1, eşit sayıda gol atıldıysa birer buçuk puan verilir.
Hızlı yürüme yarışında parkuru önce-sonra tamamlamak, uzun atlamada takımın 3 oyuncusunun atladıkları mesafenin toplamı ve plaj voleybolunda skorlar üzerinden sıralama belirlenecek. Ancak futbol maçlarındaki kriterler, bu müsabakalar esnasında da gözetilecek. Bu konuda dayanışmak, herhangi bir ayrımcı söylemle ya da nefret suçuyla karşılaşıldığında gönüllü ekibiyle iletişime geçmek katılımcılardan bekleniyor. Hep söylediğimiz gibi, ayrımcılığa ve nefret söylemlerine yer olmayan; her bedenin, her cinsiyetin keyif alarak oyun oynayabileceği sahalar hepimizin hakkı!
Fotoğraflar: Tulya Çavuşoğlu
Sponsored by the Rosa Luxemburg Stiftung with funds of the Federal Ministry for Economic Cooperation and Development of the Federal Republic of Germany. The content of the publication is the sole responsibility of Velvele and does not necessarily reflect the position of RLS.
1 Comment