Yoklama: Lubunya Sanatçılara Sorduk

Geçtiğimiz günlerde sanatçı Nihat Karataşlı’yı kaybettik. Ne kadar çok ortak tanıdığımız varmış diye şaşırdım. Bugüne kadar hakkında neden bu kadar az şey duyduğumu düşündüm sonra. Nihat’ın hem bir arkadaş hem de sanatçı olarak kıymet verdiğim bir dolu insan için ne büyük anlam ifade ettiğini görünce, hem onu daha yakından tanıma fırsatı yakalayamadığım için hem de topluluğumuzun bu kadar yetenekli bir üyesini kaybettiğimiz için üzüldüm.

LGBTİQA+’ların hem yerelde hem de küresel anlamda -ne yazık ki- ortaklaştığı şeylerden biri bu vakitsiz kayıplar. Tanıdığımız ya da yollarımızın hiç kesişmediği lubunyaların yasını tutmak, onların anılarını yaşatmak bizi bir araya getiriyor çoğu zaman. Sadece Onur Yürüyüşlerinde, partilerde, neşeli günlerde değil; cenazelerde, mezarlıklarda da yan yana geldiğimiz, gidenin ardından şarkılar söylediğimiz, çoğu zaman açıklaması zor bir duygudaşlık da yüklü geliyor sanki mücadeleye dahil olunca.

Nihat’la ilgili yazılanları okurken, onun gibi yazan, çizen, üreten arkadaşlarımı düşündüm. Bazılarının yaptıklarını heyecanla takip ediyorken, bazılarından epeydir haber almadığımı fark ettim. Sonra dedim, tek tek hepsine yazayım, hallerini hatırlarını sorayım. Ve hatta, madem Velvele gibi bir platformumuz var, onlardan gelecek haberleri derleyip okuyucularımızla da paylaşayım.

Bu devam etmesini umduğum seride LGBTİQA+ topluluğunun sanatla uğraşan üyeleriyle yapacağım bir yoklama olacak. Ama asla mutsuz bir dersliğin gri duvarlarında yankılanan çaresiz burdayımlar duymayacaksınız. Tüm zorluklara rağmen çalışan, üreten lubunyaların hayat ve mücadele dolu haberleri burda sizlerle buluşacak. Tanıdıklarınızdan haber alacak, yeni isimlerle tanışacaksınız. Beğendiklerinizi sosyal medyada takip etmeyi unutmayın.

İyi okumalar…

Sezgin İnceel (Müzisyen, eğitmen)

Hayatın koşturmacasına rağmen müzik, yazı ve fikir üretmek en sevdiğim sığınaklarım, kendimi bulma şeklim. Genelde olduğu gibi şu anda da birkaç iş üstünde aynı anda çalışıyorum. 

Ocak ayında yeni teklim 14 Şubat (Sırtım Ağrıyor) çıkıyor. Düzenlemesini Stas Mishchenko yaptı. Bir de Onur Ayına yetiştirmeyi planladığım, daha önceki yaptıklarımdan çok farklı bir şarkım daha var. Bu sefer ilk defa Türkiye’den bir prodüktör ile çalışıyorum. Kendisi daha önce Nuri Harun Ateş ve Sezen Aksu ile de çalışmış bir isim. Elektronik müzik projem Squareplatz ile ise bir 90’lar cover’ı üzerinde çalışıyoruz. Barbie Girl’de olduğu gibi çok bildiğimiz bir şarkının bambaşka bir versiyonu olacak. 

Podcast üzerine yaptığımız bir çok şey sürpriz olduğu için bu bölüm biraz Sırlar Odası tadında olacak. Sevgili İlker (Hepkaner) ile podcast’imiz Yine Yeni Yeniden 90’lar bu ay sürpriz bir manevra ile geri dönüyor. Bu sefer sezon arasını uzatmamızın sebeplerinden birisi bu yeni sezon hazırlıkları oldu. Ayrıca yine İlker’le çok uzun zamandır üstünde çalıştığımız başka bir proje daha var. Bir ipucu: Dinlemelik bir materyal değil. Önümüzdeki sene dinleyicilerle buluşturabiliriz diye düşünüyorum. Ayrıca komşu gezegen podcastleri Mental Klitoris ve Velvele ile bütün kış beraber çalışarak çok güzel işler ürettik. Yakında duyururuz diye düşünüyorum. 

Son olarak etkileri azalırsa ve mobilitemiz artarsa İstanbul’da ve başka şehirlerde yüz yüze konserler ve söyleşiler düzenlemek ise adağım olarak burada dursun.

YouTube
Instagram
Twitter
Spotify
Yine Yeni Yeniden 90’lar

Sezgin İnceel’in Velvele’de yayımlanmış yazılarını ve kendisiyle yaptığımız söyleşileri şurdan okuyabilirsiniz. 

Kübra Uzun (Şarkı sözü yazarı, şarkıcı, performans sanatçısı, DJ, LGBTİ+ hakları aktivisti)

Aşkımmm,

Bir süredir hafif bir dinlenme halindeydim, ufaktan o hallerden çıkayım derken minik bir kaza geçirdim ama o da geçicek yakında hehehh (lol)! İki plan var yakın gelecek için; ilki Koli Kanonu‘nda tanıştığımız karakterlerden Dikiz Jülyet’e Efe Mine ile çekeceğimiz video klip. Carmen‘den Habanera‘yı söyleyecek Jülyet. Sözler yazıldı, stüdyoya girip okumam ve ardından klip için Mine ile kolları sıvamamız gerekiyor. Yakında kafası gelir! =) İkincisi için de tek bir şey diyoooor, devamını 2022’ye bırakıyor ve herkesi öpüyorummm: A Trans History Sung.

Instagram
Spotify
Plastik Düşler Sahnesi | Elmas Gözlüklerimiz – Çiçek Çocuk ve Kübra Uzun

Öte (Fotoğraf sanatçısı, yönetmen, küratör)

Son iki aydır Kabak Koyu’ndayım; bu yıl verdiğim en doğru karardı. Çok uzun zamandır kendime zaman ayırmakta zorluk yaşıyordum; çıplak ayakla koca bir yaz geçirdim, dans etmeye doyamadım ve en önemlisi suyla barıştım. Nihayet “Deniz çok güzel, gelsene” diyebiliyorum. Çiçekler açtığımı hissediyorum, keyfim yerinde çok şükür. Kabak’ta yeni bir fotoğraf serisine başladım; “254”ten bir tadımlık fotoğrafı ekte bulabilirsiniz. Fotoğraftaki masa yakınlarda karaya oturan mülteci teknesinden Kabak Koyu’na geldi. Teknede 30’u çocuk 254 kişi vardı. Çekimi yaptıktan sonraki gün malzemenin nereden geldiğini anladık ve büyük bir şok yaşadık. Şu an eve dönmek için valizimi topluyorum. Yoğun ve eğlenceli bir program beni bekliyor; iki yıldır üstünde çalıştığım Latif Art Project’in son çıktısı olan kısa kurmaca filmi çekeceğim. Bu sırada masaj terapisti olmak için eğitime başlayacağım; altın bileziklerimi takıp takıştırıyorum çünkü son zamanlarda hayatta kalmak çok zorlaştı, hele ki bir lubunya için! Avrupa’ya göç etmek zorunda kalırsam kimseye muhtaç kalmadan çark atmak istiyorum. Özetle, hayatımı kolaylaştırmaya ihtiyacım var. Ha bu arada artık Öte ismini kullanıyorum. Atanmış ismim kısalınca Öte oldu ve ben onu çok sevdim. Instagram hesabım çalındı bu sırada, yeni hesabım: @ote_omertevfikerten. Paylaşmak istediğim başka güzel haberler var ama şimdi denizle vedalaşmak istiyorum. Onu çok özleyeceğim. O da beni özler mi? Ay aşk çok gizemli ve ben terliklerimi yine kaybettim. 

TransGuestHouse
Through The Window projesi
Latif Art Project

Zeliha B. Cenkci (Şair)

Herkese merhaba ve sevgiler! Sizlere lubunya sanatçıları yalnız bırakmayan Velvele aracılığı ile sanatım ve hayatımla alakalı küçük bir güncelleme yapacağım.

Bilmeyenler için Ben Zeliha B. Cenkci. Bugünlerde çok fazla işim olmasına rağmen uzun zamandır içinde bulunduğum depresyon sebebiyle onlara odaklanmakta zorlansam da sizlerle paylaşmak istediğim bazı güzel haberlerim var elbette. Öncelikle bugünlerde yeni üniversiteme adapte olmaya çalışmakla meşgulüm. Boğaziçi Üniversitesi’nde bir sene Türk Dili ve Edebiyatı yüksek lisans eğitimi aldıktan sonra Berlin Freie Üniversitesi İnterdisipliner Orta Doğu Çalışmaları bölümünden kabul aldım. Yakın zamanda Almanya’ya taşınacağım ve bir yandan eğitimimi sürdürürken yine orada da bir LGBTQİA+ derneğinde edebiyat temelli atölyelerin olduğu bir gönüllülük projesine başlayacağım. Bu yüzden heyecanlıyım ve sabırsızım. Türkiye gündemi benim artık hayatımı sürdürmemi neredeyse imkânsız hale getirdiği için biraz daha güvenli, kapsayıcı, özgür, şiddetsiz bir alan arzusuyla kıvranıyorum diyebilirim. Bunların dışında 17. İstanbul Bienali kapsamında gerçekleşen Şiir Hattı Projesi için yaklaşık dokuz aydır şiirler yazıyorum. Her ay bir şiir yazdığımız bu projede şairler bir gazeteci gözünden gördüklerini aktarmakla mükellef. Ben de bu proje için yazdığım şiirlerde Ayşe ve Melahat isimli birbirine aşık iki şairin, gazetecinin aşkını temel hikâye alarak Türkiye gündemini yazıyorum. Onları konuşturuyorum. Şiirlerde Boğaziçi Direnişi’nden yazın çıkan yangınlara, barınamayanlara kadar herkes var. Epik ve fantastik bir dili var şiirlerin, umarım beğenilir. Son olarak, bugünlerde üzerine en çok düşündüğüm iş sanırım yakında yayımlamaya başlayacağım Poetic Disco adındaki mini podcast projem. Şimdilik 10 bölüm olmasını düşündüğüm bu projeyi NewsLabTurkey’nin Kuluçka Programı sayesinde gerçekleştirebilme imkânı buluyorum, onlara da teşekkürler buradan. Bu projede aykırı, muhalif, lubunya sanatçıların uğraştıkları sanatla alakalı görüşlerini öğrenirken bir yandan da onların işlerinin Türkiye politikasıyla nasıl bir ilişki içinde olduğuna değineceğiz. Umarım keyifli olur dinleyenler için. Benden bu kadar. Bu günlerde Asya’dan Prusya’ya göçmeyi bekleyen bir bavul gibiyim. Hem doluyum hem ağır yani. Bana biraz içimi dökebilme fırsatı verdiğiniz için de çok teşekkür ederim. Sizi seviyorum canım Velvele!

Twitter
Sevcan Tiftik ve Zeliha B. Cenkci ile “Edebiyatta Kuir Perspektif, Temsiliyet ve Mekan” Üzerine

Zeliha B. Cenkci’nin Bismillâhirrahmânirrahîm Dedikçe Optimizasyon Artıyor adlı şiirini okumak için tıklayınız.

Naz Cuguoğlu ©Korhan Karaoysal

İlhan Sayın (Sanatçı)

Bawer’ciğim selam,

Ben önümüzdeki Nisan da istanbulda açılcak kişisel sergim için çalışıyorum bütün kış çalışmakla geçecek. Henüz tam neler olcak sergide, neler yapacağım ben de bilmiyorum oturdum bir yerden başladım nerde biter bilmiyorum.

Aslında bizim bir bağımsız LGBTİQA+ grubumuz var sanatçı ve aktivistlerden oluşan Sınır/sız. Belki biliyorsun, duymuşsundur. Geçtiğimiz Haziran ayında Depo’da Şafak Şule Kemancı sergisi yaptı. Bu sergiden sonra sergiyi yurt dışına taşıma önerisi geldi bir arkadaşımızdan. Biz de yurt dışında imkanlarımız dahilinde küçük bir sanatçı grubu da olsa br karma sergi yapmanın daha doğru olacağını düşündük, şimdi üzerinde çalışıyoruz. Henüz her şey net değil, çalışıyor, düşünüyoruz.

Instagram
Twitter
Web

Mx. Sür (DJ, prodüktör)

Üç yıl önce yaşadığım obsesyonu tavan bir ilişkiden kalanları anlatan, iki yıldır da kenarda bekleyen, ORB isimli teklimin son hazırlıklarını tamamlıyorum. Homoerotik bir video da parçaya eşlik edecek. 2021 Aralık gibi bir yayın tarihi var.

Label’ım XSM Recordings’in (Ex-stepmother Recordings) yeni parti serisi için Kübra ile fikir hazırlıkları içindeyiz. Eski okulun gelecekle birleştiği bir kurgu olacak gibi görünüyor.

Müstesna Records tarafından yayınlanacak Etnik Sentetik remiks albümüne ghettotech bir remiks hazırlıyorum. Kasım ayından itibaren de her Cuma mecra’dayım, uzun süredir bu düzende bir residency durumu olmamıştı. Heyecanlıyım.

Sanırım adını koyabileceğim şeyler şimdilik bunlar. Uygun görürsen, ne kadarını istersen dahil edersin. Değilse hiç sorun değil 🙂

Instagram
XSM Recordings
Özgürüm Aşkım
ALAN2021 (Dijital albüm)

Sponsored by the Rosa Luxemburg Stiftung with funds of the Federal Ministry for Economic Cooperation and Development of the Federal Republic of Germany. The content of the publication is the sole responsibility of Velvele and does not necessarily reflect the position of RLS.

Bir Cevap Yazın