Türk Film Günleri Münih Yeniliklerle Başlıyor

Söyleşi: Sezgin İnceel

32 yıldır düzenlenen Türk Film Günleri Münih’in programında bu yıl iki yeni seçki dikkat çekiyor. Bunlardan birincisi yönetmenleri ve temaları ‘kadın’ olan Kadının Kıssası, diğeri  ise LGBTİ+ kısa filmlerden oluşan Queer Panorama. Bu vesile ile festival direktörü Ayşe Gülcemal ile festivalde bugün gelinen noktayı ve bu iki seçkinin yaratacağı etkileri Türkiye-Münih ekseni üzerinden konuştuk. 

Türk Film Günleri Münih’de bu yıl gösterilecek filmlere 15 Nisan-2 Mayıs 2021 tarihleri arasında çevrimiçi olarak Almanya’nın her yerinden ulaşılabilecek. Web sitesinden biletler ve program hakkında detaylı bilgiye ulaşabilirsiniz.

Bu yıl 32. kez düzenlenecek festivalin direktörü olarak Türk Film Günleri Münih’in tarihinden bahsederek başlayalım mı?

SinemaTürk Derneği 1988’de kuruluyor. Bu fikrin altında sinema dünyasının kıymetli ve üretken isimlerinden biri olan ve uzun yıllardır ODTÜ’de ders veren Thomas Balkenhol ve o dönem Münih’te yaşayan, oyuncu, yönetmen Erman Okay’ın imzası var. Şu an çatısı altında bulunduğumuz Filmstadt’ta o yıllarda Yunan, İtalyan, Güney Amerika film haftaları düzenleniyor. Thomas ve Okay, Türk sinemasının da aynı yere sahip olması gerektiğini düşünüyorlar. Öncelikli hedefler sinema aracılığıyla kültürler arasında bağ kurmak, Türkiye’deki sinema camiasının Münih’le ve şehrin bir sinemacıya sunduğu olanaklarla tanışmasını sağlamak olmuş. O günkü kurucu ekip ki içinde her iki toplumdan da çok kıymetli insanlar var; bir çizgi tutturmuşlar. Özgür, bağımsız, muhalif ve ille de iyi film! İşte bu gelenek 32 yıldır bozulmamış. Bugün hâlâ aynı çizgide ve üstüne üstlük gönüllülük esasıyla bayrak yarışına biz devam ediyoruz.

Festival tarihinde bu sene bir ilk yaşanıyor. İlk kez izleyicilere queer hikayeler ve kadınları kadınların gözünden anlatan filmlerden oluşan iki seçki sunuluyor. Süreç nasıl gelişti?

Son iki yıldır kadınlarla ilgili bir kısa film seçkimiz vardı. Bu seçkilerin ilk yılında filmlerin teması kadındı, ikinci yıl yönetmenleri. Kadının Kıssası ise kadınları kadınların gözünden anlatıyor. Yani bu kez hem tema hem de çekenler kadın. Konusu LGBTİ+ olan filmlere de son birkaç yıldır özellikle yer vermek istiyorduk. Ancak sinema sektöründeki erkek hegemonyasını düşündüğümüzde LGBTİ+’ların ve kadınların özellikle uzun metraj ya da belgesel film üretmek için ne kadar dar bir alana sahip olduğu da bir gerçek. Bu yüzden queer bir seçki için, film üretiminin daha yoğun olduğu, birçok farklı yönetmene ve konuya ulaşabileceğimiz kısa film alanına yöneldik. Ve ortaya Queer Panorama seçkisi çıkmış oldu.

Bu seçkinin bu yılki programda yer almasında payın çok büyük. Senin için neden önemliydi programda bu filmlerin yer alması? 

İzmir’den Münih’e taşınıp profesyonel işimi bırakınca, kadın ve LGBTİ+ konuları üzerine daha fazla odaklanmaya başladım. Üzerine pek çok okuma yaptım, eğitim ve seminerlere katıldım. Sen de çok iyi bilirsin ki hayata bu gözlüğün arkasından bakmaya başladığında her şeyin rengi değişiyor. Her şeyden önce sen değişiyorsun ve bu değişim devam ediyor. Benim de bu değişimi bir üretime dönüştürmem, kadınlara, LGBTİ+’lara bir şekilde destek olmam gerekiyordu. Bunları yapabilmek için elimdeki en kullanışlı enstrüman da Türk Film Günleri Münih’ti.

Kadın ve queer kısa film seçkileri cepte! Şimdiki hedef bu iki seçkinin de festival için geleneksel hale gelmesini sağlamak.

Harikasın! Peki bu süreçte zorluklarla karşılaştın mı? İtiraz edenler, karşı çıkanlar oldu mu? 

Dernek içinde böyle bir tutumla karşılaşmadım. Festivalin arşivine baktığımızda, bundan önceki dönemde de bu iki konuda duyarlı olunduğunu görebiliriz. Ama sadece kısa film seçkisinde değil, uzun metraj film ve belgesel alanında da bu konuyla ilgili hassasiyetimden dolayı, zaman zaman “köyün delisi” olarak görünmüş olabilirim. (gülüyor)

Türkiyeli queer ve kadın filmleri seçkileri Münih’te yaşayan Türkiyeliler özelinde neden önemli sence?

“Yüzünden” demek yerine “sayesinde” demek ne kadar doğru olacak bilmiyorum ama pandemi sayesinde festival Almanya genelinde online olacağı için soruyu bu kapsamda yanıtlamak daha doğru. Adında “kadın” ve “queer” geçen iki kısa film seçkisi birçok farklı dijital mecrada insanların karşısına çıkacak. Bu, insanların farkındalıklarını arttırmak için büyük bir fırsat. Başka bir etki alanının da diğer festivaller olduğunu düşünüyorum. Almanya’da, Türkiye’den gelen filmlerle hazırlanan pek çok festival var. Kadın seçkimizden esinlendiklerini gördük. Umuyorum aynı etkiyi queer sinema için de yaratabiliriz. Festivalin çevrimiçi olmasının başka bir boyutu daha var. Münih küçük bir yer ve festival seyircisi genel olarak birbirini simaen tanır. Ataerkil baskı yüzünden Queer Panorama seçkisine fiziksel olarak gitmekten çekinecek insanların evlerinde rahatlıkla bu filmleri izleyebileceğini düşünüyorum ve bu beni çok heyecanlandırıyor. Çünkü filmlerin hepsi çok güçlü ve umut veren filmler. Almanya genelinde Türkiye’de yapılmış bu tarz filmlere ulaşmanın zor olduğunu düşünürsek belki de ilk defa yalnız olmadıklarını, güçlü olduklarını fark edecekler.

Bu seçkinin Türkiyeli popülasyonun içindeki LGBTİ+’ların görünürlüklerine katkı sunacağı muhakkak. Nasıl kapılar ya da iletişim kanalları açmasını umuyorsun? 

Queer Panorama ile başka bir anlamda biz de LGBTİ+’lar için görünür hale geliyoruz. Örneğin bu seçki sayesinde kendisi de LGBTİ+ veya aktivist olan yönetmenlerle temasa geçmiş oldum. Bizden haberdar oldular. Bu iletişim ağı çok değerli, çünkü bu bir çeşit dayanışma yöntemi ve bu devrin mücadele aracının dayanışma olduğuna inanıyorum. Almanya içinde sadece yabancı festivallerin değil, bizim de burada olduğumuzu bilecekler. Amaç, filmlerini göstermek için çalacakları bir kapı olabilmek. Bu noktadan sonra yapılabilecek alternatif işler çok fazla. Festival dışında gösterimler, bu gösterimlerden sonra söyleşiler, seminerler düzenlenebilir. Özellikle Münih’te yaşayan LGBTİ+’lar için kültür-sanat alanında nefes alınabilecek bir durak olabiliriz.

Sezgin İnceel Türk Film Günleri Münih festival direktörü Ayşe Gülcemal ile.

Pandemi öncesi festival dışında da organizasyonlarınız oluyordu. Örneğin Yeşilçam partisi, benim de bir parçası olacağım ama son dakika pandemi sebebi ile iptal etmek zorunda kaldığımız 90’lar gecesi gibi. Salgın bir an önce bitsin de yapalım dediğiniz etkinlikler neler?

O kadar çok ki aslında! Mesela bu sene festivaldeki filmlerden bazılarını aslında sinema salonlarında ya da geçen yaz senin de şarkılarınla katıldığın gibi bir açık hava gösterimine saklamak istedik. Çünkü öyle filmler ve belgeseller var ki insanların filmi birlikte izlemeleri dönüştürücü bir etki yaratıyor. Ama bu hayalimizin ne zaman gerçekleşeceğini öngöremedik ve filmleri festival programına aldık. Filmler için özel gösterimler yapmak istiyoruz. Düşünsene Queer Panorama’yı açık havada izliyoruz, Türkiye’den yönetmenler gelmiş ve gösterimden sonra filmlerin üzerine konuşuyoruz… Eskinin normali, şimdinin ütopik hayali… 

Queer Panorama seçkisi

İRİS

Türkiye | 2019 | 20’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Volkan Güleryüz

ÖRTÜNÜN ALTI

Türkiye | 2019 | 15’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Kardelen Eren | Oyuncular: Elif İnci, Savaş Alp Başar, Atakan Akarsu

MİSAFİR*HANE

Türkiye | 2019 | 10’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Ömer Tevfik Erten

2740 NOLU ODA

Türkiye | 2018 | 2’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Harun Güler | Oyuncular: Kübra Uzun

ÖTEKİ

Türkiye | 2019 | 17’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Kübra Bekmez

FREE FUN

Türkiye | 2019 | 5’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Fehmi Öztürk | Oyuncular: Mustafa Kınalı, Serdal Ay, Gülbin Dolmaç

HAYALİMDEKİ SAHNELER

Türkiye | 2020 | 45’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Metin Akdemir

Kadının Kıssası seçkisi

NEDRET BUGÜN KAYBOLUR

Türkiye | 2017 | 11’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Berrak Çolak | Oyuncular: Nezahat Oynar, Orhan Kalayıcıoğlu, Ayşegül Tolgay

ANI

Türkiye | 2019 | 10’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Demet Erden | Oyuncular: Sibel Günsür, Deniz Olgay Yamanus

İĞNE

Almanya | 2020 | 9’ | Diyalogsuz
Yönetmen: Ceylan Beyoğlu

EV SAHİBİ

Türkiye | 2020 | 24’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Olcay Seda Özaltan | Oyuncu: Olcay Seda Özaltan

İNCE BİR ÇİZGİ

Türkiye | 2019 | 14’ | Alt Yazı: Almanca / İngilizce
Yönetmen: Mirjam Orthen | Oyuncular: Mona Vojacek Koper, Henrike Commichau

MAMAVILLE

Türkiye | 2020 | 20’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Irmak Karasu | Oyuncular: Ece Yüksel, Gönül Ürer

13+

Türkiye | 2019 | 15’ | Diyalogsuz
Yönetmen: Ceylan Özgün Özçelik | Oyuncular: Derya Pınar Ak, Tuğrul Tülek

ABLAM

Türkiye | 2018 | 23’ | Alt Yazı: İngilizce
Yönetmen: Burcu Akyar | Oyuncular: Devrim Eylem Şeker, Ayça Ayşe Yeniay, Defne Karagöz


 

Bir Cevap Yazın